21 Mart 2015 Cumartesi

İYİ MİSİN?



seni çağıranlar gelmemiş,
üstelik mahcup da değiller.
anla ki kuzgunların derdi
artık sen değilsin.
bir hayal gördün,
hayata benzettin, geçti.

Muzaffer Serkan Aydın

Yalan söylemek kötü bir şeydir arkadaş ve sen artık hamd etmeyi bıraktın sanki. İyiyim diyorsun sadece. İyiyim. Emin misin? Şüphede bırakıyorsun beni. İnsan hep iyi olmaz çünkü. Olmamalı, fıtratına aykırı. Arada bir çığ düşmeli çatına, bir fırtına yerle bir etmeli o sağlam duvarlarını. Etmeli ki enkazından yeniden bir sen doğarken daha güçlü, daha sağlam atabilesin temellerini. İnsan deneyerek öğreniyor, sen de biliyorsun. Yeniden var oldukça daha dayanıklı  malzeme kullanıyor yapısına. Malın iyisinden de kötüsünden de anlıyor. Gerçi kimisi de adi malda inat etmiyor değil. O başka mesele.

Sana dönecek olursak emin olamıyorum arkadaş. Kıyından uzaklaşmış hissediyorum kendimi. Boyumu aşıyor artık suların. Havan, suyun, toprağın... Uzaklaştıkça yabancı bir memleket oldun çıktın. Yalancıydın, yabancısın bir de şimdi. İşe bak. Ama hani sokakta görsem bir yerden gözüm ısırıyor diyecek cinsten değilsin daha. Korkmuyor değilim. Ara ara el sallıyorum kıyına. Bazen  kendi telaşındasın, bazen umut veriyor selamın sabahın. Hava karardı mı bir sakinlik çöküyor caddelerine, o zamanlar daha çok benim toprağım diyorum. Emin yaklaşıyorum sana. Yarın güne tebessümle uyanıyorum.

Uzaklaşma! Bekle biraz. Anlattıklarımdan hoşlanmadığını biliyorum; ama beni duymalısın. Gördün mü bak “Seni çağıranlar gelmemiş / Üstelik mahcup da değiller.” Sen ise yüzüne yerleştirdiğin her tebessümü kar zannediyorsun. Sen şişirirken benliğini, adım adım  uzaklaşıyorsun kendinden. Hayır! Hayır, ben bu tebessümü tanımıyorum. Buram buram samimiyetsizlik kokuyor. Sanıyorsunki acı çekenler gülümsemiyor. Mutluluğu aradığın yerde bulacağına emin misin? Ya da şart mıdır mutlu olmak, diğer yüzünde sabrın sonu selametse?

Fena olmak kötü bir şey değil arkadaş. Yanlış anlatmışlar sana. Yüzün hep gülecek değil ya, bazen kaybolmalısın kaldırım taşlarının arasında. Gece yüzüne sert bir ayazın çarptığını hissetmelisin. Bilmelisin sokakta yatan küçük bir bedenin ne denli titrediğini, bilmelisin ki onu anlayabilesin. Acı pişirir insanı arkadaş. Acı hoş eder insanı, ruhu besler. Bir vicdanının var olduğunu hatırlatır. Hala tam olarak kararmamış bir kalbin olduğunu hatırlatır. Ümit vardır.

İşte bu yüzden iyiyim deme! Deme işte. Sen bana benzemezsin o zaman. Ben olmak bunu mu gerektirir sahi? Bilmiyorum, ama eğer iyiliğin beni yok sayacak cinstense uzak kal arkadaş. Yabancı kal ya da gel beraber hamd edelim...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder